AKP’de Kadir Topbaş’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndan istifa ettirilmesinden sonra Mehmet Keleş’in de Düzce Belediye Başkanlığı’ndan istifa ettirildi. Sözcü Gazetesi yazarı Can Ataklı, Mehmet Keleş’in istifasını yazarak Adalet Yürüyüşü’nde dökülen gübreye göndermede bulundu.
Can Ataklı’nın “Bu başkana gübre muamelesi yaptılar” başlıklı yazısının ilgili bölümü şöyle:
“Düzce’nin AKP’li belediye başkanı da tıpkı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş gibi saray tarafından görevden alındı. Tabii durum ayıp olmasın diye “istifa” olarak açıklandı.
Düzce Belediye Başkanı Mehmet Keleş’in adı kamuoyunda çok sık duyulmuştu. Kendine 650 bin liraya makam aracı alan Keleş yöneltilen eleştiriler üzerine “Ne var yani, başka belediye başkanları Mercedes’lere, BMW’lere, Audi’lere biniyor da biz binince mi kabahat oluyor” diyerek kendini savunmuştu. Mehmet Keleş’in adı 15 Temmuz dinci faşist kalkışmadan sonra da bu kez damadı nedeniyle gelmişti. Keleş’in damadı FETÖ’cü olduğu gerekçesiyle tutuklanmıştı. Ayrıca Keleş’in bazı müdürlerinin ve akrabalarının da yine FETÖ soruşturmalarına uğradığı, bunlardan bazılarının tutuklandığı da biliniyor.
Düzce’nin AKP’li Belediye Başkanı’nın gündeme gelmesine neden olan son olay ise CHP’nin adalet yürüyüşü sırasında yürüyüşçülerin kaldığı alana gübre atılmasıydı. Belediyeye ait bir kamyon, CHP’liler geceyi geçirmek üzere bir açık alana çadırlarını kurduktan sonra hemen yolun kenarına gübre boşaltmıştı. Başkan “haberim yok” demişti elbette ama bunu kimse inandırıcı bulmamıştı.
Muhtemelen gübre operasyonu ile zor durumundan kurtulmak ve sarayın gözüne girmek isteyen Mehmet Keleş’in bu umudu boş çıktı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan kendisine gübre muamelesi yaptı.
Tıpkı Kadir Topbaş gibi görevden alınan Mehmet Keleş ise “istifa ettiğini” duyurdu. Keleş’in istifa gerekçesi ise evlere şenlik. Şöyle diyor Düzceli başkan; “Biz Düzce’ye ve Düzcelilere hizmet etmek için gece gündüz çalışırken, birileri de beni ve benim üzerimden gönül verdiğim partimi yıpratmak için her türlü yalan, dedikodu ve iftiraları üretmekle meşgul oldular. Şahsım ve yakınlarımla ilgili yürütülen bu çirkin kampanyanın partime ve kutsal davamıza daha fazla zarar vermemesi için, büyük bir heyecan ve istekle yürütmekte olduğum Belediye Başkanlığı görevimden istifa ediyorum. Bilinmesini isterim ki; şahsıma, aileme, Düzcemiz’e, partimize ve davamıza zarar veren bu çirkin iftira ve karalama kampanyalarını yürütenlerle hem hukuk önünde, hem de mahşer gününde hesaplaşacağım.”
Ne güzel değil mi? Hepimiz aptalız ya bu saçma sapan bahaneye hemen inanacağız. Neymiş hakkında dedikodu yapanlar varmış bu da “kutsal” davalarına zarar veriyormuş. Tabi adam nasıl “Derhal istifa etmezsem Fetö’cülükten hapse atılacağım, bu nedenle söz dinleyip kenara çekiliyorum” desin. Çaresiz “istifa” gibi onurlu bir gerekçe ileri sürüyor bahane olarak da “partisinin zarar görmemesi için” böyle bir yol seçtiğini söylüyor.
Cinliğe bakın. AKP Genel Başkanı ne zamandan beri partisindeki “Yolsuzluk, hırsızlık yapanı, FETÖ’cüleri, ihanet içinde olanları ve metal yorgunlarını” kendiliklerinden kenara çekilmeleri için uyarıyor. Efendice söz dinleyip kenara çekilenlere dokunmayacağını söylüyor. Bu nedenle birçok AKP’li yönetici, il başkanı ve belediye başkanı “istifa ederek” kenara çekildi. En bilinen isimlerden biri Kadir Topbaş’tı. AKP çevrelerinde konuşulduğuna göre bu durumda en az 10 ünlü ismin daha olduğu belirtiliyor.”
Yazının tamamını Sözcü’de okumak için TIKLAYIN