Operasyonlarda son resmi rakamlara göre 70 bin kamu personeli görevinden uzaklaştırıldı. Emniyet, yargı, ordu, eğitim ve bürokrasideki operasyonların devam edeceği ise resmi ağızlarca dile getiriliyor.

Gülenciler’in devletin her kademesine yerleştirilmesinde büyük sorumluluğa sahip AKP’nin tasfiye edilen isimlerin yerine kimleri atadığı ve bundan sonra kimleri atayacağı ise merak konusu.

AKP’liler, Gülenciler’in devletin tüm kademelerinde önünün açılmasını ‘’Kandırıldık’’ diye yorumlarken, eski Başbakan Yardımcısı AKP’nin etkili isimlerinden Yalçın Akdoğan’ın, ‘’Diğer cemaatler müsterih olsun, operasyonlar onları kapsamayacak’’ sözleri kamudaki cemaat ve tarikat ilişkilerinin süreceği şeklinde yorumlandı.

Özellikle tasfiyelerin yoğunlaştığı eğitim alanında tasfiye edilenlerin yerine kimlerin atanacağı konusunda ciddi soru işaretleri var. Yeni gelen isimlerin liyakat esaslı biçimde mi, yoksa AKP’ye yakın tarikat ve cemaat üyelerinin mi atanacağı tartışılan konuların başında geliyor. Yine kamudaki görevden almalarla ilgili de aynı şüphe mevcut.

Tarikatlar mevzi kapma yarışında!
Darbe girişiminin ardından sokaklara çıkan şeriatçı gruplara bakıldığında tarikat ve cemaat ilişkileri dikkat çekiyor. AKP ile Gülenciler’in arasının açılmasının ardından, kamu kurumlarında ve AKP’lilerin hâkim olduğu belediyelerin birçoğunda tarikat ve cemaat yapılanması öne çıkıyordu.

Bu ilişkilerin son yaşanan süreçle birlikte hızlanmasından ciddi biçimde endişe ediliyor. Bir dönem AKP’ye açıktan destek veren Gülenciler gibi bugün de İsmailağa, Menzil, Kadiri, Nakşi, İskenderpaşa, Erenköy, İsmailağa, Işık gibi AKP’yi son süreçte Gülenciler’e karşı destekleyen tarikatçıların kamu kurumlarında yer alabileceğinin altı çiziliyor.

Göz yumuluyor mu?
Gülen Cemaati’nin yerine kamuda diğer cemaatlerin ikame edileceği yönündeki kaygılar ana muhalefet partisi başta olamk üzere kamuoyunun geniş kesimlerince de dillendiriliyor. Bu yöndeki kaygılar Meclis gündemine de taşındı.

CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker Meclis Genel Kurulu’ndaki konuşmasında, ‘’Başka cemaatlere de göz yumuluyor mu?’’ diye sordu. Şeker konuşmasında, ‘’Kamuoyunun geniş kesimlerinin dillendirdiği kamudaki tasfiyelerin ardından boşalan yerlere yine cemaat ve tarikat üyeleri mi atanacak?’’ ifadelerini kullandı.

CAN UĞUR / Birgün