Yandaş basın, Türkiye’nin Suriye’deki cihatçılara bu silahları dağıttığını gizlerken, silahın bölgede AKP’nin savaş kabiliyeti üzerinde etkisinin olacağı açık.
PKK’nin silahlı kanadı HPG, geçen Cumartesi günü Hakkari’den bir “operasyon” görüntüsü yayımladı.
Görüntülerde, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne (TSK) ait AH-1W Cobra tipi bir helikopterin, bir PKK’linin kullandığı omuzdan atılan SA-18 tipi MANPAD (Man-portable air-defense systems – Taşınabilir hava savunma sistemleri) ile düşürüldüğü görülüyor.
“SA-18”, NATO’nun bu silaha verdiği isim. Silah esasen Sovyetler Birliği/Rusya menşeli ve orijinal adı 9K38 Igla.
Igla’lar, Rusya ve eski Sovyet ülkelerinin envanterinde bulunduğu gibi, örneğin Türkiye gibi NATO ülkeleri ile Suriye gibi NATO üyesi olmayan ülkelerin elinde de bulunuyor.
YANDAŞLARDA ‘PKK NERDEN ALDI?’ TARTIŞMASI
Görüntülerin yayımlanmasının ardından, birçok mecrada olayın nasıl geliştiğine ve olası sonuçlarına dair tartışma başladı.
Örneğin AKP’ye yakın Daily Sabah‘tan Yahya Bostan, Erdoğan’ın sözlerini hatırlatarak, IŞİD’e karşı uluslararası koalisyonun Suriye’ye gönderdiği silahların IŞİD kadar PKK’nin de eline geçebileceğini söyledi.
Vatan gazetesi Ankara şefi Murat Çelik ise, PKK’nin uzun menzilli füzeleri ve roketleri, Suriye’de PYD aracılığıyla elde ettiğini ileri sürüyordu.
Yahya Bostan’a göre, PKK’nin omuzdan atılan füzeleri karaborsadan alma ihtimali olsa bile, istihbarat yetkilileri PKK’nin kullandığı türün karaborsada bulunmadığını ileri sürüyor.
Bu nedenle Daily Sabah yazarına göre, eğer Türkiye’nin bir NATO müttefiki PKK’ye bu silahları vermediyse, geriye iki seçenek kalıyor: Rusya veya İran.
Yazar, bu yeni durumun kısa vadeli olarak Türkiye’nin PKK’ye karşı hava gücünü olumsuz etkileyeceğini kabul ediyor. Önerdiği çözüm ise, İHA’ların daha fazla kullanılmaya başlaması.
PKK DAHA ÖNCE KULLANDI MI?
PKK’nin daha önce TSK’ya karşı MANPAD kullandığı en az iki örnek var.
1997 yılındaki Çekiç Harekâtı sırasında, Irak Kürdistanı’nın Zap bölgesinde Süper Cobra ve Cougar tipi iki helikopter yaklaşık iki hafta arayla düşürülmüştü.
O dönemki Genelkurmay Genel Sekreteri Tümgeneral Erol Özkasnak tarafından yapılan açıklamaya göre, her iki helikopterin de Rus yapımı SA-7B tipi karadan havaya atılan füzeler ile düşürüldüğü tespit edilmişti.
PKK’nin İgla’yı güncel kullanımına ilişkinse kesin bir şey söylemek zor. Suriye ordusunun envanterinden elde edebileceği gibi, YPG’nin savaştığı cihatçılardan ele geçirilen silahlar da olabilir.
Yahut, YPG’ye Irak Kürdistanı (özellikle YNK) aracılığıyla gelen silahların içinde de yer alıyor olabilir. Hepsinin ötesinde, elbette bu tip silahların karaborsadan para verilerek de alınabileceği bilinmeli.
Rusya ve İran’ın PKK’yi doğrudan bu tip bir silahla donatacağı fikri ise, iki ülkenin Türkiye ile ayrı ayrı ilişkilerine bakılırsa pek mümkün görünmüyor.
SURİYE’YE MANPAD’LARI KİM GÖNDERDİ?
ABD basınında, Barack Obama’nın Suriye’deki “muhaliflere” MANPAD gönderilmesini istemediği yönünde haberler çıksa da, Suriye’deki cihatçıların elinde bu tip silahların bulunduğu eskiden beri biliniyor.
Örneğin 31 Temmuz 2012 tarihinde NBC News’in verdiği habere göre, Suriye’deki “isyancılar” yaklaşık 20 adet karadan havaya füze elde etmişti.
NBC’ye göre bu füzeler, Suriye’deki çetelere “komşu Türkiye aracılığıyla teslim edilmişti.” Haberde, teslimi yapılan silahların hangi tür olduğu belirtilmemişti.
Ancak bilinen şeylerden birisi de, Muammar Kaddafi’nin linç edilerek öldürülmesinin ardından, Libya’nın elinde bulunan MANPAD’ların, CIA, Katar ve Türkiye aracılığıyla Suriye’ye gönderilmeye başlandığı.
13 Kasım 2012’de C.J. Chivers tarafından New York Times’ta yayımlanan bir haberde ise, “muhaliflerin” elinde MANPAD bulunduğuna şüphe kalmıyordu.
Sosyal medyada “Brown Moses” adıyla bilinen Eliot Higgins, “muhaliflerin” yayımladığı fotoğrafları kendi blogunda yayımlamış ve Suriye’deki çetelerin elinde SA-16 ve SA-24 tipi silahların bulunduğunu göstermişti. Özellikle SA-24’ler Libya’nın envanterinde bulunuyordu.
Yine yakın zamanda da, Katar ve Türkiye destekli Ahrar’uş Şam Suriye’ye ait bir jeti düşürdüğünü söylemişti.
SONUÇLAR
PKK’nin MANPAD kullanmaya başlamasının önemli sonuçları olacağında herkes hemfikir.
Birincisi, elbette Türkiye’de PKK’ye karşı yürütülen operasyonların akıbeti. En azından kısa vadede, TSK’ya bağlı hava gücünün daha “tedirgin” olacağını varsaymak mümkün.
Daily Sabah yazarının önerdiği İHA modeli ise, daha orta ve uzun vadeli bir plan olabilir. Üstelik, “insan maliyeti”ni azaltsa da, oldukça pahalı teknolojilere ihtiyaç duyulduğu da açık. ABD’nin müttefikine PKK’yle savaşta bu tip teçhizatları sağlayıp sağlamayacağı ise şüpheli.
Ancak daha önemlisi, konunun Suriye ile ilgili boyutu. Helikopterin ve içindeki askerlerin başına gelenler, Türkiye’nin olası bir Suriye operasyonunda başına gelebileceklerin yalnızca küçük bir kısmı olabilir.
Ayrıca, Türkiye’nin Katar ve Suudi Arabistan’la birlikte beslediği cihatçılara karadan havaya füze verilmesi talebinin de maliyetlerine ilişkin önemli bir ipucu.