Son günlerde çokca gündemi meşgul eden Zekeriyaköy’de Siyahkalem inşaat şirketi tarafından hayata geçirilen proje hakkında yetkililirden sizin için bilgi topladık.

Neler oluyor Zekeriyaköy’de?

Zekeriyaköy’de daha önce halkın olan, onlardan savunma bakanlığına verilen, oradan kamulaştırılıp sırası ile TOKİ, Emlak Konut ve nihayetinde Siyahkalem inşaat şirketine devredilen arazinin hikayesi bu hikaye.

Zamanında çok komik rakamlarla halktan satın alınıp yukarıda saydığımız sıra ile el değiştirip geçtiğimiz aylarda emlak konut adına Siyahkalem’e devredilerek inşaat alanı olarak belirlenen Zekeriyaköy’deki füze üssü bu gelişmeler ve aldığı inşaat ruhsatı ile dikkatleri üstüne çekmiştir.

İlk etapta Sarıyer Belediyesinden yeşil alan olduğu için ruhsat alamayan fakat daha sonra Belediye tarafından 462 konutluk proje için ruhsat almayı başaran Siyahkalem projenin satışlarına da başlamış durumda.

Fakat Siyahkalemin reklamlarına göre burada 1500 konutluk bir projeden bahsedilmekte. Belediye yetkililerininde belirttiği gibi Sarıyer Belediye’si 1500 konutluk bir ruhsat izni vermemiştir. Verilen ruhsat ağaçların olmadığı 462 konutluk alana izin verilmiş fakat şirket reklamlarında burada 1500 konutluk bir projeden bahsetmektedir.

Çevre gönüllüleri ve Sarıyer Kent Dayanışması işin peşini bırakmıyor.

Bu plana dikkat çekmek isteyen Sarıyer Kent Dayanışması üyeleri proje alanında ve en son yapılan belediye meclis toplantısında proje ve ruhsat ile ilgili belediye başkanlığından bilgi talep etmek için iki eylem gerçekleştirdi.

En son meclis oturumunda bilgi talep eden Kent Dayanışması üyelerine gündem dışı bir konu olduğu için konunun bugün konuşulamayacağı, ilerleyen günlerde gündeme alınıp gereken açıklamanın yapılacağı bilgisi verilerek belediye tarafından bir açıklama yapıldı.

Bizde bunun üstüne belediyenin yetkili kurumları ile görüşerek durum hakkında Sarıyer halkı için bilgi topladık.

Görüştüğümüz belediye yetkililerine öncelikle inşaat alanının durumunu ve projenin ayrıntılarını sorduk.

Yapılan açıklamaya göre daha önce ruhsat verilmeyen ve yeşil alan olduğu için köylünün isteğinin dışında bir karar almayacağını bildiren belediye ilerleyen zamanlarda maalesef projenin imara uygun olan bir kısmına izin vermek durumunda kalmış.

Bunun gerekçesini de yetkililer şöyle açıklıyor.

“Bilindiği gibi AKP hükümetinin çıkardığı torba yasalar ile bir çok konuda ilçe belediyeleri yetkileri ya budandı, yada bazı kararlara imza atılması yönünde zorlanmaya mahkum bırakıldı. Geldiğimiz bu noktada bu konu hakkında da yaşadığımız durum tam olarak böyle bir tablo teşkil etmektedir. İlçe sınırları için inşaat yapma ruhsatı belediyemiz yetkileri içinde olmasına rağmen bu durum aslında tam bir yetkilendirme barındırmamakta. Yani şöyle ki, bize başvuru yapılıp ruhsatı istenen bir alana biz belediye olarak red kararı versek bile yerel yönetimler ve şehircilik bakanlığı yasalarına göre bir handikap ile karşılaşmaktayız. Biz onay vermediğimizi yazılı olarak açıklamamızdan hemen sonraki iki aylık süre sonunda tüm yetkiler yasalarca şehircilik bakanlığına geçmekte belediyemizin hiçbir tasarrufu kalmamaktadır. Dolayısı ile bizim vermediğimiz bir ruhsat bakanlık tarafından verilmekte ve biz bu durumda bu ruhsat yetkilerinden ve ruhsatın doğurduğu tüm haklardan mahrum kalmaktayız. Yani biz belediye olarak burada bir duruş sergilesek bile bu duruşumuz daha sonra bize handikap olarak geri dönmektedir. Örneğin; bu inşaat çerçevesinde ele alırsak; ruhsat verilmemiş olsaydı bizim tarafımızdan tüm haklar bakanlığa geçmiş olacak ve buradan gelecek yaklaşık 7 milyon TL’lik bir harç parası da belediyemizin kaybı olacaktı. Böyle bir durum karşısında kritik bir karar almak durumundaydık, aldığımız kararı her açıdan değerlendirdik ve yine en azından halkın yararına olacak tarafından değerlendirip son imzayı attık. Biz bu projede en azından yasaların bize verdiği haklardan kayba uğramamak, belideye olarak proje ile gelecek harç paralarından olmamak için, bu parayı kasamıza koyup halkın faydasına kullanmak için maalesef zornlu olarak olarak projeye iniz vermek durumunda kaldık.

Proje şehircilik bakanlığının yetkisi alanındayken danıştayda açılan dava ile proje durdurulmuştu. Bu karar sonunda inşaat şirketi projeyi imara uygun duruma getirerek bizden yeniden ruhsat talebinde bulundu, bu talep tarafımızdan değerlendirilerek ve yukarıda söylediğimiz nedenlerden dolayı onaylandı, fakat tekrar belirtmekte fayda varki biz 1500 konutluk bir projeye ruhsat vermedik. Bu alanın toprak satışını yapmadık, arazi satışı ile ilgili bir tasarrufumuz olmamıştır. Verdiğimiz ruhsat da yine Sarıyer halkının çıkarları doğrultusunda zorunluluklardan kaynaklı verilen bir ruhsattır”